Düzenlemiş olduğum basın toplantısında da ifade ettiğim şekilde ,şehrimizin gelişmesi ve özellikle mimari anlamda sıkıntılı olan bölgelerde kentsel dokunun yenilenmesi güçlenmesi noktasında bir çalışmaya başlamıştık. Bu çalışma Cumhuriyet ve İstiklal Mahallerini kapsayan bir çalışmaydı. O günde hem halkımıza yapmış olduğumuz ilk toplantıda, hem de meclisimizdeki oy birliğiyle almış olduğumuz kararda şöyle demiştik. Burada bir vaka var. Cumhuriyet ve İstiklal Mahallemizde halkımızın bugünü ve geleceği noktasında rahat yaşamalarına ilişkin olarak sıkıntılar var. Kentsel yapı stoğu %70 oranında deprem yönetmeliğine aykırı konutlar %40 oranında da tapu kaydı noktasında müstakil tapuya ilişkin mülkiyete ilişkin sıkıntıları var. O zaman mahallelerimiz Bilecik’in ilk kurulan mahallelerimizden olduğu için yollarının ve diğer sosyal alanlarının istenilen noktada olma şansları da mevcut imar yapısında oldukça zor. İnsanlarımızı rahatlatmak önlerine bir ufuk açmak ve onlara bir teklif sunma noktasında Bilecik Belediye Meclisi olarak konuştuk görüştük ve oybirliğiyle bu anlamda bir karar aldık. O kararımızda da ifade ettiğimiz şekilde biz bu meclisimizin almış olduğu karar çerçevesinde Belediye Başkanlığımız çalışmalar yapacak projeleri hazırlayacak ve bu projeleri halkımıza sunacak. Halkımızın %60 onayı söz konusu olursa bu projeyi uygulamaya devam edecektik. Halkımıza sunulan bu projede %60 ın altında hatta ifadede %59 dahi olsa bu projenin yapımını gerçekleştirmeyecektik. Halkımızın da bu iradesine saygı gösterecektik. Gelişen zaman içerisinde bu çalışmalar yapıldı. Raşit Bey’inde hatırlatmasıyla birlikte halkımıza sunulmadan önce gerekli konuşmaları ve görüşmeleri gerçekleştirdik. Sunulacak tekliflerin halkımız tarafından da uygun olabileceğinin, değerlendirmesinin uygun olacağı noktasında bir kanaatimiz oluştu ve kentsel dönüşümün sunum çalışmalarını değerlendirme çalışmalarını kentsel dönüşüm ofisi kurarak başlattık. Tabi ki bu projenin her şeyi güzeldi ama süreç birazda yerel seçim sürecine takıldı ve yerel seçim sürecinde de biz çok kez ifade etmemize rağmen bu proje Bilecik Belediye Meclisinin 2009-2014 yılları arasında çalışan Bilecik Belediye Meclisinin oybirliğiyle alınan bir kararı olarak uygulanan bir projedir. Bu projede hiçbir partinin, kişinin, siyasi kazanımı veya kaybı söz konusu olamaz. Halkımızı geleceğe taşıma noktasında alternatif bir projedir, halkımıza bir tekliftir dedik. Ama yeni, heyecanlı siyasete giren arkadaşlarımız bu projenin detaylarını araştırmadan fizibilitesini çok iyi yapmadan, değişim ve gelişim hakikaten riski bir olaydır. Değişimin karşısında olmak her zaman puan getirir. İnsanların da değişimi bazen kabul etmeleri zaman alır. Bu psikolojik yönü de kullanarak maalesef bu proje üzerine detaylı çalışmalar yapmadan bu projeyi istemiyoruz noktasında çok kesin net ön yargıyla hatta toplumla birlikte şehri yöneteceğiz demelerine rağmen toplumda bu projeyi isteyen kesimlerin görüşünü dahi düşünmeden çok net bir şeklide noter senetleriyle ön yargılı bir şekilde biz bu projeyi istemiyoruz, karşısındayız gibi bir ifadeyle toplumun huzuruna çıktılar. Kentsel dönüşüm ofisimize arkadaşlarımızın yaptığı kayıtlarda halkımızın %40 ‘ı gelmiş ve gelen %40 içerisinde %83 gibi bir kesim projeyi onaylamış ve genel bazda bu oran %30’a tekabül ediyormuş. Ama dikkat edilmesi gereken ise projeye ilişkin fikir almak için gelenlerin %83 proje uygundur diye imza atmış. Fakat işte bu siyasi süreç içerisinde projede vatandaşların ilgilenmesi hatta imza atması hatta ben biliyorum projeyi çok yakından takip eden çok uygun olduğunu düşünen bilen arkadaşlarımız dahi siyasi sonuçlar ve toplumsal anlamda komşuluk ilişkileri çerçevesinde kendilerinin hesabına çok iyi geldiği halde bu projeye imza atılmadı veya görüşmeye gidilmedi.
