DOLAR
32,3769
EURO
34,9712
ALTIN
2.325,70
BIST
9.060,36
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bilecik
Parçalı Bulutlu
27°C
Bilecik
27°C
Parçalı Bulutlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
27°C
Pazar Açık
28°C
Pazartesi Az Bulutlu
29°C
Salı Az Bulutlu
19°C

TOPRAK BAYRAMI

TOPRAK BAYRAMI

Yaşamın kaynağı olan toprağın önemini vurgulamak ve kamuoyunda farkındalık oluşturmak amacıyla, 1945 yılında yayınlanan 4760 sayılı Toprak Bayramı Kanunu’na göre her yıl 11 Haziran’ı takip eden ilk Pazar günü “Toprak Bayramı” olarak kutlanmaktadır.

Bilindiği üzere toprak, kayaların ve organik maddelerin çeşitli derecedeki ayrışma ürünlerinden meydana gelen, içinde geniş bir canlılar topluluğu barındıran, bitkilere durak yeri ve besin kaynağı olan ve katı yer kabuğunun, uzun zaman içerisinde belirli özellikler kazanan en üst kısmını saran doğal, dinamik bir yapıdır.

Tarıma elverişli 1 santimetre kalınlığında bir toprak tabakası, ortalama olarak 100 ile 1000 yıl arasında oluşur. Elbette 1 santimetre kalınlığında bir toprak tabakasında tarım yapılması mümkün değildir. Yapılan araştırmalara göre 40-50 santimetrelik bir toprak tabakasının oluşabilmesi için en az 20-25 bin yıllık bir sürenin geçmesi gerekecektir. Kısacası toprak, yaşamımızın en önemli unsurudur ve kaybedilmesi durumunda tekrar yerine konulması mümkün değildir. Öyleyse toprağı çok iyi korumalı ve özenli kullanmalıyız.

Toprak canlıların önemli yaşam alanlarından biridir. Milyonlarca canlıya barınma imkânı sağladığı gibi tarımın üzerinde yapıldığı alan olması sayesinde her türlü besinin de ana kaynağıdır.

Ülkemizde her yıl binlerce dönüm tarım arazisi, yanlış toprak işleme, hatalı sulama ve bilinçsizce yapılan tarımsal uygulamalardan, alternatif alanlar olmasına rağmen sanayi ve yerleşim yeri olarak kullanılmasından dolayı zarar görmekte ve hatta kullanılamaz hale gelmektedir. Aynı zamanda toprağın canlılığını sürdürebilmesi için gerekli olan su kaynaklarımız da bilinçsiz sulamayla israf olmakta, tarım topraklarımız tuzlulaşmakta, erozyon meydana gelmekte ve drenaj sorunları ortaya çıkmaktadır. Tarımsal, endüstriyel ve evsel atıklar nedeni ile hem içme hem de sulama suyu kirletilmekte, büyük bir çevre sorunu ile yüz yüze gelinmektedir. Bütün bu sorunlara yol açmamak ve meydana gelebilecek olumsuzlukları ortadan kaldırmak adına görevimiz; bu varlıklarımızı, yok etmeden, kirletmeden verimli ve sürdürülebilir bir şekilde kullanmak, gelecek nesillerimize emanetiaktarmak olmalıdır.

İnsanlığın ortak malı olan, tüm canlıların besin kaynağı ve yaşam alanı, sanayinin bir çok hammaddesinin elde edildiği toprağın korunması ve insanlığın gelecekte de karnını doyurmasını istediğimiz toprağın sürdürülebilirliği için insanlığın ortak malı olduğu gerçeğinin kabul edilmesi gerekir. Bunun da yasal yada yasal olmayan yollarla amaç dışı kullanımına imkan verilmemesi gerekir. Bu nedenle toprağın doğal veya yapay yollarla kaybını ve niteliklerini yitirmesini engelleyerek korunmasını, geliştirilmesini ve çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak, plânlı arazi kullanımını sağlamak amacı ile 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu 19.07.2005 tarih ve 25880 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.

Tarımsal kaynakların korunmasına özen gösteren alternatif sistemlere geçilmesi, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma hepimiz için ön koşul olmalıdır. Kaynak koruyucu tarımsal üretim modellerinin yaygınlaştırılması, yönlendirici politikaların uygulamaya alınması, yasal düzenlemelerin yapılması, teknik elemanların ve üreticilerin eğitilmesi geleceğimiz için önem arz etmektedir. Bu açıdan resmi kurumlar, karar verici merciiler kadar, sivil toplum örgütleri, üretici birlikleri ve bizler yaşanılabilir bir çevre için bireysel sorumluluk taşımak zorundayız.

Bu vesileyle “Toprak berekettir, gelecektir, hayattır” diyor tüm halkımızın toprak bayramını kutluyor ve korunması konusunda duyarlı olmaya davet ediyorum.

Hacı Dursun YILDIZ
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü

Yorumlar

  1. İsmail h Durgut dedi ki:

    Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü’müze verdiği bilgiler için tşk ediyoruz.Bozüyük kandilli köyüne 2 km mesafeye İnönü sınırlarının başladığı noktaya ÇİMENTO fabrikası kuruluyor.Kısa ve uzun vadede 5 ila 30 km alanı etkileyip kullanılamaz hale getirdiğini ÜNiversite raporları söylüyor ama kurulmasına ilgili bakanlıklar izin veriyor.AB ülkeleri bu fabrikaları kurmuyor.Karaağaç Kandilli Kovalıca İnönü ovası toprakları bu fabrika yüzünden yok olacak vatandaş burda yetişen gıda ile zehirlenecek bölgenin sahip çıkanı yok.
    Kamu kurularımızdan Vekillerimizden Belediye başkanlarımızdan tık yok herkes günü kurtarma derdinde.
    Sürçi lisan eylediysem zülfikara dokunduysam affola.
    Herkesime ,
    Slm syg sunuyorum.
    Kandilli Köyü vatandaşı