İsmail Yılmaz’ın Kaleminden: Kirli İttifaklar ve İhanetin Ayak Sesleri

İsmail Yılmaz Yazdı: Kirli İttifaklar ve İhanetin Ayak Sesleri

Demokrasi adına boy gösteren ancak teknik donanım açısından geri kalmış, emperyal sömürgeci devlet ve şirketlerin açık pazarı haline gelmiş ülkelerin en büyük sorunu partilerdir.

Her parti kendi konumunu belirlemek için ekonomik açıdan kapital, liberal, sosyal veya komünist; kültürel açıdan milliyetçi, halkçı, ırkçı, muhafazakar veya sanal şişirilmiş liderlerin gölgesine sığınarak ortaya çıkar. Taraftarlarını kendi konumuna göre ruh hastası şeklinde şartlandırır.

Partiler ayakta durmak, arkasındaki şartlanmış, ruhsal dengesi bozulmuş, ön yargılı hale gelmiş parti kitlesini peşine takmak için bir takım projeler üretmek; akla ve şartlara aykırı uçuk kaçık vaatlerde bulunmak; hastalıklı beyinlere toz pembe hayaller doldurmak; karşı partinin attığı her adımı yuhalamak, her projesini maskaraya çevirmek, hatta kendisine rakip gördüğü partileri düşman konumuna getirmek zorundadır.

Böylesine iğrenç bir ayrışma cehenneminde parti liderleri sırf bireysel hırs ve egoları yüzünden kapalı kapılar arkasında, karanlık ve sağır odalarda ahlaksızca kirli ittifaklar kurar. Yeraltı güçlerinden, mafyadan, kaset görüntülerinden, uyuşturucu baronlarından, uluslararası sömürgecilerden medet umar. Etnik veya mezhep ayrılıklarına neden olacak ihanet masaları oluşturur.

Milli konularda bile emperyal dünyanın köpeği haline gelir. Vatan millet adına atılan her adıma çelme takar. Milli marka olacak her sanayi ürününe veya yeraltı zenginliklerine karşı çıkar. Ülkeyi bölmek için dört gözle pusuda bekleyen terör örgütleri ve onların siyasi ayaklarıyla, öz yönetim türü ihanet antlaşmaları yapar.

Türkiye’de yaşanan tüm öğrenci olaylarının, iç ayaklanmaların, etnik terör saldırılarının, sokak olaylarının, ihtilallerin, muhtıraların, kılık kıyafet dayatmalarının, hatta enflasyonların temelinde bu iğrenç parti saplantısı ve parti liderlerinin vahşi egosu vardır. Particilik yüzünden bu ülkede kardeşler, akrabalar, arkadaşlar geçmişte birbiriyle çok kanlı it dalaşı yaşadı. Günümüzde de hala daha yaşayıp duruyoruz.
Toplumsal hastalık haline gelen bu particilik ayrışması yüzünden ulusal birlik bilinci parçalanır, yenilir yutulur lokma haline gelir. Adam kayırmalar, ehil olmayan kimselere makam ve rütbe vermeler, ihale mafyaları devreye girer. Parti liderinin etrafında kirli ittifaklara belenmiş, yalakalıktan vıcık vıcık yağ olmuş, kimliğini paraya pula satmış kimseler boy gösterir. İhanetin ayak sesleri ortalıkta yankılanır.

Böylece ülkenin adalet direkleri yıkılır, çöküş süreci başlar, halk hizmet yerine zulüm yaşar. Sözün özü, ayıyı muhtar seçen köy armudu rüyasında görür.

İsmail Yılmaz