Egzama Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Egzama mevsim geçişlerinde daha sık görülüyor

Bir deri hastalığı olan egzama ile ilgili doktorlar vücut florasında normalde var olan Malassezia mantarının aşırı çoğalmasından kaynaklı olduğunu, mevsim geçişlerinde ise yaşanan enfeksiyöz hastalık sebebiyle daha sık görüldüğünü, kalıcı çözümünün olmadığı gibi kişiye özel şampuan ve nemlendiricilerle kontrol altında tutulabildiğini açıkladı.

Seboreik dermatit, halk arasında bilinen diğer adı ile yağlı egzama; ataklarla seyreden kronik bir deri hastalığıdır. Saçlı deride, kaşlarda, burun kenarlarında, yanaklarda, sakal bölgesinde, kulaklarda, göğüs bölgesinde, gövdede; yağlanma, kızarıklık ve kepeklenmeye yol açtığını dile getiren Anadolu Sağlık Merkezi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hazal Sönmezler Selek, “Seboreik dermatit çoğu zaman, endişe edilmesi gereken başka bir hastalık kaynaklı olarak ortaya çıkmıyor yani genellikle yapısal seyir gösteriyor. Örneğin mevsim geçişlerinde, özellikle soğuk kış günlerinde, stresli dönemlerde, enfeksiyöz hastalık geçirilen durumlarda, bazı hormon tedavileri sırasında veya bazı nörolojik hastalığı olan kişilerde şiddetli seyrediyor” açıklamasında bulundu.

Normalde vücut florasında halihazırda var olan Malassezia isimli mantarın, aşırı derecede artışı ve bu aşırı artışa bağlı olarak deri savunma sisteminin verdiği aşırı tepkinin sonucunda seboreik dermatit oluştuğunu açıklayan Anadolu Sağlık Merkezi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hazal Sönmezler Selek, “Seboreik dermatite neden olan durumlar henüz tam olarak bilinmiyor olsa da sıklıkla yağlı cilde sahip veya yapısal olarak yağlı cilde yatkın kişilerde ortaya çıkıyor” dedi.

Tedavi için kişiye özel şampuan ve nemlendiriciler gerekiyor

Seboreik dermatitin kalıcı çözümü olmamakla birlikte kişi için en doğru şampuan ve nemlendiricilerin kullanımı ile kontrol altına alınabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Hazal Sönmezler Selek, “Seboreik dermatit hastalarına ketokonazol, çinko pirition, selenyum disülfit, salisilik asit, sikloproksolamin gibi içerikler barındıran şampuanlar öneriliyor. Bu şampuanlar kişinin kepek problemi ile başa çıkmasında da yardımcı oluyorlar. Ancak şampuan kullanımında sağlanan faydanın kişisel olduğu, her ürünün her hastaya iyi gelmeyebileceğinin göz önünde bulundurulması gerekiyor” diye konuştu.

Yüzdeki kızarıklıklar için salisilik asitli yıkama jelleri tercih edilmeli

Şikâyetler azalmak yerine giderek artıyorsa, seboreik dermatit için özel olarak üretilmiş ve yukarıda bahsedilen içerikleri barındıran başka bir şampuana geçiş yapılması gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Hazal Sönmezler Selek, “Bu özel şampuanların haftada 2 kez kullanılmasını ve saç diplerinde köpürtüldükten 5 dakika sonra durulanmasını öneriyoruz. Bu şampuanlar saçları kurutabileceği için saçın uç bölgelerine nemlendirici saç kremleri uygulanabilir. Yüzde görülen kepeklenme ve kızarıklıklar içinse; çinko pirithion, ardıç katranı, pirokton olamin, sikloproksolamin içerikli nemlendiriciler ve salisilik asit içerikli yüz yıkama jelleri kullanılabilir. Dermokozmetik ürünler ile yapılan düzenli cilt bakım rutinine rağmen şiddetli seyreden seboreik dermatit için bir dermatoloji uzmanına başvurulmalı” tavsiyelerinde bulundu.