Sulak Alan, doğal veya yapay, devamlı veya geçici, suları durgun veya akıntılı, tatlı, acı veya tuzlu, denizlerin gelgit hareketlerinin çekilme devresinde altı metreyi geçmeyen derinlikleri kapsayan, başta su kuşları olmak üzere canlıların yaşama ortamı olarak önem taşıyan bütün sular, bataklık, sazlık ve turbiyeler ile bu alanların kıyı kenar çizgisinden itibaren kara tarafına doğru ekolojik açıdan sulak alan kalan yerler şeklinde tanımlanmaktadır. Ülkemiz 1994 yılında taraf olduğu Ramsar Sözleşmesi kapsamında sahip olduğu sulak alanları korumayı ve akılcı kullanmayı taahhüt etmiştir. Bu kapsamda 14 alanını Ramsar Listesine ekletmiştir. Bölgemizde yer alan Uluabat Gölü (Bursa, 15.04.1998 tarih ve 23314 sayılı Resmi Gazete) de bu alanlardan biridir. Türkiye’nin de taraf olduğu, sulak alanların korunması ve sürdürülebilir kullanımının hedeflendiği uluslararası Ramsar Sözleşmesi kriterlerine göre ülkemizde 135 adet uluslararası öneme sahip sulak alan bulunmaktadır.
Korunması gerekli önemli habitatların başında gelen sulak alanlar, aynı zamanda yüksek ekolojik değere sahip yerlerdir. Yeryüzünün en önemli genetik rezervuarları olmaları nedeniyle eğitim ve bilimsel çalışmalara ev sahipliği yapmaktadır. Bulunduğu alanı tarım, hayvancılık, saz üretimi ve rekreasyonel kullanımlarına hizmet vererek bölge ekonomisine katkı sağlarlar. Önemi günümüzde giderek anlaşılan sulak alanlar eskiden kurutma tehlikesi ile karşı karşıya kalmışlardır. Ancak günümüzde bu sorun yerini su sistemine yapılan müdahaleler, kirlilik, yapılaşma, aşırı kaynak kullanımı, avcılık, kum/toprak alımı, saz kesimi gibi başka sorunlara bırakmıştır.Su ile toprak kardeşliğinin bozulması ise gelecekte, Türkiye de dahil birçok ülkenin su konusunda ciddi önlemler alması gerektiğini göstermektedir. Dünyada yaşayan tüm canlıların kaderi biz insanların ellerinde, dünyada yaşayan en güçlü canlının insan olması, birtakım sorumluluklara da sahip olmasını gerektirmektedir. Bu nedenle ya biz suyunu, toprağını, çevresini koruyan insanlar olacağız yada dünyanın iklimi değişecek ve gelecek nesillere kuraklıkla, kıtlıkla savaşan bir dünya bırakacağız. Su hayattır, hayatınız bizim için değerlidir.”diye açıklama da bulundu.