DOLAR
32,5108
EURO
34,9455
ALTIN
2.433,58
BIST
9.795,90
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bilecik
Az Bulutlu
22°C
Bilecik
22°C
Az Bulutlu
Cuma Parçalı Bulutlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
18°C
Pazar Az Bulutlu
19°C
Pazartesi Az Bulutlu
19°C

Fahrettin Poyraz Açıklamasında Cemaatten Bahsetti

Fahrettin Poyraz Açıklamasında Cemaatten Bahsetti

Ak Parti Bilecik Milletvekili Fahrettin POYRAZ bugün düzenlemiş olduğu basın toplantısında gündeme dair konuları değerlendirirken cemaatin siyaset yapmaya niyeti varsa buyursun dedi ve çok önemli açıklamalarda bulundu.

Ak Parti Bilecik Milletvekili Fahrettin POYRAZ konuşmasında şunları dile getirdi;

Bildiğiniz gibi 30 mart seçimlerinin süreci işliyor ve Türkiye Geneline ve Bilecik’imizde de bu anlamda yerel seçimlere yönelik olarak her siyasi parti çalışma yapıyor. Ama bu seçim dönemi her ne kadar yerel seçim gibi kabul edilse de hukuken böyle tanımlansa da sandıkta yerel yöneticileri oylayacak olsak da mahiyeti itibarı ile genel seçim havasına dönüştü. Ve tabi tuhaflık sadece bu anlamda genel seçime dönmüş olması değil, aynı zamanda en azından bizim açımızdan Ak Parti olarak da hem Türkiye genelinde hem de Bilecik özelinde baktığımız zamanda siyasi partilerin tavırları söylemleri noktasında da pek çok ilki yaşadığımızı söyleyebiliriz. Geçmişte birbirinin karşısındaymış gibi gözüken siyasi partilerin aslında bu seçimlerde nasıl dirsek teması içinde olduklarını veya nasıl kimlik değiştirdiklerini veya nasıl kimliksizleştiklerini de görüyoruz. Yani bakıyorsunuz Ankara’da bir seçim önce yerel seçimlerde Milliyetçi Hareket Partisinden aday olan bir Belediye Başkan adayı bu seçimde tam karşı kesimde cephede gözüken Cumhuriyet Halk Partisinden aday olabiliyor. Veya aynı şey bizim Bilecik’e geldiğimiz zaman bir bakıyorsunuz tam tersi bir şekilde bir seçim öncesinde Cumhuriyet Halk Partisinden aday olan bir Belediye Başkanı adayı bu seçimde Milliyetçi hareket Partisinden aday olabiliyor. Veya Demokrat Partiden aday olan bir Belediye Başkanı adayı Milliyetçi Hareket Partisinden aday olabiliyor. Dolayısıyla parti kimlikleriyle aday kimliklerinin iç içe karıştığı ve kimin ne dediği çok belli olmayan bir seçim süreci yaşıyoruz. Bu süreçte baktığımız zaman söylem bazında da aslında kimin ne dediği belli olmayan derken parti anlamında parti kimliği belli olmayan bir takım söylemlerle karşılaştığımızı görüyoruz. Ama özü itibariyle baktığımız zamanda bütün siyasi partilerin aslında farklıymış gibi gözükse de aynı söylemler üzerinden siyaset yaptığını görüyoruz. Genel seçim havasında belli klişeler üzerinden yolsuzluk kavramları üzerinden yürütülen bir seçim kampanyası. Peki bu siyasi partilerin ve adaylarının yerelde herhangi bir projesi var mı ? Önerisi var mı? Bizim adaylarımızın arkasından zoraki proje açıklamaları yaptığını görüyoruz. Bugün bizim Belediye Başkan adaylarımız il merkezimizden başlamak üzere en küçük ilçemize kadar her birisi projelerini vatandaşları toplayıp hem de slayt eşliğinde anlattığını görüyoruz. İşte dün akşam Gölpazarı’ndaydık kalabalık bir heyete Gölpazarı adayımız Gölpazarı ile ilgili olarak projelerini ortaya koydu. Ondan önceki gün İnhisardaydık, İnhisar küçük bir ilçemiz olmasına rağmen İnhisar meydanında Belediye Başkan adayımızın üstelik mevcut Belediye Başkanımız olmasına rağmen projelerini sunduğunu görüyoruz. Diğer adaylarda çamur at izi kalsın mantığıyla bir takım iftiralarla projesizlik örneği olacak şekilde yalan yanlış söylemlerle kampanyalarını sürdürüyorlar. Burada tabiki seçimin tuhaflığının bir boyutu da şu hem CHP olsun hem MHP olsun hem diğer siyasi partiler olsun, hepsinin ağzında aynı söylemler var sanki dışarıda bir el bu ortamı hazırladı. bunlara dedi ki buyurun sizlere siyaset yapma anlamında bir argüman hazinesi sunuyoruz bunlar üzerinden konuşun dedi Bahçeli de aynı şeyi söylüyor Kılıçdaroğlu da aynı şeyi söylüyor. işte burada bakıyorsunuz Bahattin ŞEKER de aynı şeyi söylüyor. Yeri geldiği zaman CHP il başkanı da aşağı yukarı aynı şeyi söylüyor. Peki Bilecik için ,Bozüyük için, Söğüt için, Gölpazarı için, İnhisar için Yenipazar için projeleriniz var mı? Yok..
Tabi Sayın Başbakanımızda ısrarla söylüyor diyor ki; Bu iki partide bir grubun daha da açık söyleyeyim cemaatin şu anda tabiri caizse dümen suyuna girdi diye. Bununda tabi delilleri de var .Sonuçta eğer malum Tv kanallarını izlerseniz Tv kanalında yayınlanmış olan bütün klişe söylemlerin aynı paralelde aynı aralıkta da her iki siyasi parti veya diğer siyasi parti sözcülerinin ağızlarında olduğunu görüyor, şahit oluyoruz.

Bu süreçte biz sıklıkla siyasetin siyasetçiler tarafından yapılması gerektiği konusunun vurgusunu yaptık. Eğer siz cemaat olarak siyaset yapmak istiyorsanız buyurun bir siyasi parti kurun vatandaşın karşısına çıkın ilkeleriniz neyse projeleriniz neyse vatandaşa kendinizi anlatın. Eğer vatandaş sizi uygun görürse takdir ederse gelirsiniz hem yerelde hem genelde iktidar olursunuz siyaset yaparsınız diye bunu ısrarla üzerine basa basa söyledik.fakat şu anda cemaat çok klasik geçmişten alışa geldiği taktiği uyguluyor.ne yapıyor biz ticarete karışmayız deyip alasını yapıyorlar.İşte birsürü sivil toplum kuruluşları belirli dernekleri var.Biz yönetime karışmayız devletten uzak dururuz yönetime karışmayız diyorlar ama bakıyorsunuz bu son olaylarda da net bir şekilde ortaya çıktı.Devletin en kılcal damarlarına işleyecek kadar bir yapılanma içerisine girip o yapılanma içerisinde de devletin dışında üstelik paralel yapılanma çerçevesinde de sanki o kurumun başında bir genel müdür var birde onun yanında cemaatin bir genel müdürü var,veya işte emniyetin başında bir genel müdür var bir de cemaatin imamı var gibi yargının başında işte her ne kadar farklı yargı kuruluşları olsa da başkanlar var bir de cemaatin başkanı imamı var gibi bir paralel yapılanma olduğu zaten ortaya çıktı. Ve onlarda bilindiğiniz gibi deşifre olunca yurt dışına kaçtılar. Bu süre zarfında biz ısrarla hem yerelde hem genelde defaatle söyledik dedik ki siz kendi işinizi yapın. Eğer eğitim yapmak istiyorsanız bu işi de güzelde yapıyorsunuz. Bilecik’te de yapın diğer ilçelerde de yapın Türkiye’de de yapın yurt dışında devam edin yani esas faaliyet alanınız neyse onun üzerinde çalışmaya devam edin dedik ve bizde bundan önce olduğu gibi bundan sonrada yardımcı olmaya çalışalım dedik daha önce.

Fakat ne oldu işte basına da yansıdı biz bunları söylememize rağmen burada Özel sevgi çiçeği okulunda il müdürleri toplandı telefonlar toplandı bu arkadaşlara üstelik okulun çatısı altında hükümetin, Sayın Başbakanımızın aleyhine bakanlarımızın aleyhine, Başbakanımızın danışmanlarının aleyhine bir sürü aleyhte şeyler konuşulmuş. İnkar edilmeye çalışıldı. Sonradan da il müdürlerinin bir kısmı biliyorsunuz yine basına yansıdı dediler ki evet böyle konuşmalar oldu böyle bir toplantı olduğunu bilseydik gitmezdik. Sonra hem Bilecik’imizde hem de Türkiye genelinde özellikle yurtlar ve evlerde kalan öğrenciler üzerinde siyaset ve baskı yapıldı. Zorla Sayın Başbakanımızın aleyhine, hükümetimizin aleyhine hazırlanan bir takım filmlerin izlettirildiği kamuyouna haberle yansıdı. Pek çok ilde artık buna dayanamayan öğrencilerin evleri ve yurtları terk ettiğine dair basında haberler yer aldı. İlimizde de her gün 3-5 arkadaş gelip bizim çevremizdeki arkadaşlara partimize gelip bunları zaten anlatıyorlar. Ve şu anda Bilecik merkezde 100 ün üzerinde üniversite öğrencisi arkadaş cemaate ait olan evlerden yurtlardan ayrılma noktasında taleplerini ilettiler. Defaatle buralarda da siyaset yapıldığına dair şikayetlerini ilettiler. Biz tabi bazı şeyleri biliyorduk duyuyorduk ama ne izletiyorlar ne gösteriyorlar noktasında çok net olmayan bilgilerimiz vardı ama yakın zamanda şimdi cemaatin artık sadece taban noktasında değil, orta kademede de veya belki de üst kademe de denilebilir. Bu işten rahatsız olan ya burada bir yanlışlık var arkadaş yani sonuçta biz bu memlekette eğitim hizmeti yapmamız gerekir ,sosyal faaliyetlerde bulunmamız gerekir. Ama yıllarca söylediğimiz siyasetten uzak kalmamız gerekir rahmetli bediüzzamanın en temel ilkesi olan Şeytanın şerrinden Allah’a sığındığım gibi siyasetin de şerrinden Allah’a sığınırım!’ o kadar mesafeli durularken biz siyasetin göbeğine bodoslama giriyoruz bu çok yanlış deyip artık kendi içlerinden de yönetici kademelerinde olan sorumluluk üstlenmiş arkadaşlarımızda bundan çok ciddi rahatsızlıklarını dile getirmeye başladılar, yani sadece öğrenci kesiminden değil. Bana tuttu tabi şeyi getirdi arkadaşlar, yani bize iletilen yurtlarda evlerde gösterilmesini tavsiye dilen şeyler.. Yani bana diyebilirsiniz kimdir nedir bu diye ? Ama sonuçta bunu söyleyecek durumda değilim. Takdir edersiniz siz nasıl gazeteci olarak haber kaynağınızı söylemiyorsanız: Siyasetçi olarak bizimde bunu korumamız lazım. Bunları ben size şimdi dağıtacağım.

DETAYLAR VİDEOMUZDA….

ETİKETLER: ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.