DOLAR
32,5004
EURO
34,6901
ALTIN
2.496,45
BIST
9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bilecik
Az Bulutlu
21°C
Bilecik
21°C
Az Bulutlu
Pazar Az Bulutlu
22°C
Pazartesi Çok Bulutlu
28°C
Salı Çok Bulutlu
30°C
Çarşamba Az Bulutlu
25°C

Engel Sizsiniz!

Engel Sizsiniz!

Engelli çocuk ya da bireyin yaşadığı psikolojik sorunların kaynağı engelin kendisi değil, engeli nedeniyle maruz kaldığı toplumsal ve bireysel engellenmedir!

Sağlıklı bir çocuk dünyaya getirerek, onun her yönüyle sağlıklı bir gelişim seyri içerisinde büyümesini izlemek annelerin en büyük arzusudur. Oysa ülkemizdeki engelli kişi sayısı, verilere göre toplum nüfusunun %12’den fazlasını oluşturmakta ve bu sayı her geçen gün artmaktadır…

Okan Üniversitesi Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikolojisi Uzmanı Psikolog Emel Güler, ‘’Engelli olmak’ yaralanma ya da fiziksel veya zihinsel bir rahatsızlık nedeniyle bazı hareketleri, duyuları veya işlevleri kısıtlanan kişi olarak tanımlanmaktadır. Engeller doğuştan gelebilir veya sonradan geçirilen hastalıklar veya kazalar sonucu ortaya çıkabilir.’’ Dedi.

Psikolog Emel Güler; ‘’Aileye yeni katılan bebeğin engelli olarak dünyaya gelmesi ya da sonradan herhangi bir nedenle engelli hale gelmiş olması ailede birçok farklı duyguların yaşanmasına yol açabilir. İlk başta İnkar etme, kabullenememe,

hayal kırıklığı, suçluluk duygusu, korku, öfke, çaresizlik, vb. Bazı ailelerde bu süreç daha kolay atlatılarak kabul edilirken bazı ailelerde ise uyum süreci daha zor olabilmektedir. Ailenin bu durumu kabul ederek, engelli çocuğuyla olumlu ilişkiler kurması, aile içinde bozulan dengenin yeniden kurulması engelli çocuğun psikolojik uyum sürecini olumlu etkileyecektir. ‘’ açıklamasını yaptı.

Engelli Çocukta Psikolojik Sorunlara Yol Açan Etkenler

Engelli çocuklar; engelinden dolayı başkasına bağımlı olma, toplumsal yaşam alanlarının bağımsızlaşmalarına olanak sağlayacak düzenlemede olmaması vb. faktörlerden dolayı kısıtlanmış hissedebilirler. Bu durum beraberinde bazı psikolojik sorunları da getirebilmektedir. Psikolog Güler; ‘’Bunun yanısıra ailesel faktörler; çocuğun aşırı korunması, aşırı müsamaha gösterilmesi, ya da fazla kısıtlanması bağımsızlığının engellenmesi, çocuğa özerkliğin tanınmaması, ihmal ya da istismar edilmesi, şiddete maruz kalma, sosyal izolasyon, tutarsız disiplin yöntemleri, gelişimine ve yetisine uygun olmayan beklentilerin olması, ailedeki diğer çocuklar arasında ayırım yapılması vb. faktörler psikolojik sorunların gelişiminde rol alan başlıca etkenler arasındadır.

Görüldüğü üzere aslında engelli çocuk ya da bireyin yaşadığı psikolojik sorunların kaynağı engelin kendisi değil, engeli nedeniyle maruz kaldığı toplumsal ve bireysel engellenmedir. Tüm bu etkenler engelli çocuğun kendisini yük olarak görmesine, düşük benlik saygısı geliştirmesine, dışlanmışlık hissine, bunlara bağlı olarak da içe kapanmasına, sosyal ortamlarda bulunmak istememesine, yetersizlik ve suçluluk duygularına

neden olabilmektedir.

Nasıl destek olmalıyız?

Bir çocuğun engelli olarak dünyaya gelmesi kendi seçimi değildir ya da değiştirebileceği birşey değildir. Bu nedenle toplum olarak çocuğun engeline odaklanmak yerine yapabileceklerine odaklanmalıyız. Psikolog Emel Güler; ‘’Engelli çocuğun, engeline göre yaşamının düzenlenmesi yaşam kalitesini arttırması yönünde yapılacak en önemli adımdır. Bu düzenlemeler; özel eğitim ve rehabilitasyon uygulamaları, tıbbi takibin ve psikolojik desteğin sağlanması, bunların yanı sıra sosyal yaşamının gelişmesine yönelik sanat, spor v.s. aktiviteler

aracılığıyla yapılabilir. Koşulsuz kabul görmek tüm insanlarda olduğu gibi engelli kişilerde de özgüven ve benlik saygısının oluşmasında oldukça önemlidir. Yaşam kalitesi dediğimizde; rahatlık, psikolojik iyi olma, hareketlilik, özerklik, doyum, uyum, işlevsellik, kendi ile barışık olma, öz farkındalık, sosyal ilişkisellik, iyimserlik

ve keyifli bir yaşam sürme olarak ele alınmaktadır. Engeli olsa da kişinin yaşam kalitesi arttırıldığında engelin çok da önemli olmadığı gerçeğini unutmamalıyız.’’ dedi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.