Cumhuriyet Halk Partisi Yalova Milletvekili Muharrem İnce Bilecik’te vatandaşlara seslendi.
Bilecik Cumhuriyet Meydanında halka seslenen İnce, 16 Nisan’da sandık başına gidileceğini hatırlatarak,”Burada bu ülkeyi yönetecek başbakanı seçmeyeceğiz, bu ülkeyi yönetecek cumhurbaşkanını seçmeyeceğiz. Milletvekillerini, belediye başkanlarını seçmeyeceğiz, kimin yöneteceğini seçmeyeceğiz. Nasıl yönetileceğimize karar vereceğiz. Eğer 100 yıl önce 90 yıl önce padişahtan, saraydan alınan yetki, millete verilen bu yetkiyi bir kişiye verecek miyiz? Yoksa millet de mi kalacak? Biz buna bakacağız.” diye konuştu.
İnce konuşmasına şöyle devam etti:
Deneme yanılma yöntemiyle anayasa olmaz. Deneriz 3-5 sene sonra vazgeçeriz. Sakın ha. Böyle bir şey olmaz, bu mümkün değil. 2010 anayasasını denediler referandum hatırlayın. Biz yapmayın, etmeyin dedik hayır dedik. Onlar evet dedi. Kim haklı çıktı? Biz haklı çıktık. Yargıyı Fetö’ye teslim ettiler. 2010 referandumunda kendileri kandırıldı. Milleti de kandırdılar. Sizi de kandırdılar. PKK ile pazarlık yaptılar. Burada teröristlerin ayağına çadır mahkemesi kurdular. Kandırıla kandırıla buraya geldiler. Aldatıla, aldatıla buraya geldiler. Şimdi kanmamalıyız. Burada kaybedersek hepimiz kaybedeceğiz. Çocuklarımız, geleceğimiz, demokrasimiz. Bizim derdimiz Recep Tayyip Erdoğan falan değil. Recep Tayyip Erdoğan bir fani. Bugün var, yarın yok. Yetkileri kime vereceğimizle ilgileniyoruz. Sen AK Partiliysen seçimde gider partide oyunu verirsin. Ama tapuyu verme tapuyu. Burada tapu istiyor senden. Bunun adı tek adama kıyak, demokrasiye tuzaktır. Yani birisi diyor ki, bu memleketin tapusunu ver diyor. Bir siyaset adamı bana oy ver diyebilir. Ama devleti bana ver diyemez.
Ey benim aziz Bilecik’li kardeşim. Evet dersen 18 yaşında Milletvekili olacak. Yani senin Mehmet Amca, Bozüyüklü Mehmet Amcan sen zannediyor musun ki senin çocuk olacak. Zenginlerin çocuklarından 2-3 tane göstermelik yapacaklar. Her sene 18 yaşını dolduran 1 milyon 200 bin genç var. Ben onların öğretmen abisi olarak sesleniyorum. Siz öyle bırakın milletvekili olma hayalini falan diplomanızın gücüne güvenin. Zenginin çocuğu 18 yaşında 20 bin lira maaşla dokunulmazlıkla ve askerlikte muaf olarak milletvekili olacak, fakirin çocuğu 20 yaşında Erbab’da şehit olacak. Yok, öyle yağma hayır diyorum hayır. Evet dersen bütçenin tümünü bir kişiye bırakıyorsun. Tek başına bir kişi yapacak.
Evet dersen anayasa mahkemesinin 15 üyesinin 12’sini bir kişi atayacak. Evet dersen, cumhurbaşkanı 6 ay süreyle olağanüstü hal ilan edebilecek. Bakın devlet memurlarına sesleniyorum; polislere, öğretmenlere, vergi dairesinde çalışanlara, doktorlara. Ankara’da bir dedikodu var. Evet çıkarsa 300 bin memuru tasfiye edecekler. Bu dedikodu var şuanda Ankara kulislerinde geziyor. Bir devlet memurunun buna evet demesi için aklını peynir ekmekle yemiş olması lazım. Bolu’ya gidiyor bir sayfalık yada yarım sayfalık da mı tarih bilgin yok senin be mübarek. Bolu’ya gidiyor merhaba Bolu Beyinin torunları diyor. Bolu Beyi zalim, Bolu Beyi zulmeder. O Bolu Beyinin torunuysa biz Köroğlu’nun torunuyuz Köroğlu’nun. O Çanakkale’ye gidiyor, Çanakkale geçilmez dediler, geçiyoruz diyor. Köprü yapacakmış. Be güzel kardeşim Çanakkale geçilmezi İngilizlere, Fransızlara, İtalyanlara söylediler. Sen niye üstüne alınıyorsun, anlamış değilim. Bir çivi bir nalı kurtarır, bir nal bir atı kurtarır, bir at bir yiğidi kurtarır, bir yiğit memleketi kurtarır.